Yıl 2009
Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.
Mabedinde Saklanma!
(Bu bloğun bir günlük olduğunu unutmayın. Şimdi istediğiniz gibi eleştirebilirsiniz... Uyarayım bu yazının devamını okumak sizin için bir zaman kaybı olabilir!)
Bu ne biçim girizgah böyle. Hatta çok küstahça yazıcam bazılarına göre. Ama benim de inandığım gerçekler böyle. Demek istediğim garanticiyiz işte. Elimizdeki en kıymetli şey yaşama şansı. Bu o kadar kıymetli ki bu kısacık (görecelidir) dönemi ne kadar iyi bir hale getirebiliriz diye ''Bugünümüzü'' harcayıp duruyoruz. Çünkü ''bugünler''imiz, ''şimdilerimiz'' şıkır şıkır elimizde bozuk para gibi ses yapıyor. Biz ise hep yarınlar için banknotları hayal ediyoruz.
Bazılarınız kıkırdamaya mı başladı yoksa? Haklısın! Hadi desene; bugünü yaşa! Ben biraz aç gözlüyüm. Hatta ben de en az sen kadar bencilim. Her şey normal aslında. Böyle olması gerektiğine o kadar inanıyorum ki, anlatamam. Tamam yine söz veriyorum elimden geleni yapıcam bugünlerim için.
Dünlerimden bir şeyler özlüyorum. Yarınlara planlar yapıyorum. Acele ediyorum. Bitsin istiyorum. Başlasın istiyorum. Her şey ben nasıl hayal ediyorsam öyle olsun istiyorum. Ama öyle OLMAZ. Bak yine bağırıyorsun diyorum kendi kendime. Hatta bu sefer kendime. Biraz daha kendime bağırıp sakinleşmem lazım. Biraz daha rahatlamak. Daha çok uyuyup uyanmak güneş ile. Ama insancıl bir dürtüyle korkuyorum! Yaşam geçip gidiyor. Şanslı değiliz diyorum eskiler gibi. Ne kadar yaşarız ne ederiz bilmem ama günlerimizi o kadar hızlı harcayıp saçıp savuruyoruz ki...
Bir arkadaşımın hayalleri var. Bunca zaman ''olur mu abi öyle şey'' dediğimiz hayaller. Öyle güzel ki toprakla uğraşıp kendi evini kendin yapmak. Ektiğini yemek. Ekmeğini yapmak, çayını demlemek. Ama dedim ya aç gözlü adamım ben dayanamam yapamam biliyorum.
Tamam bu kadar bağırış-çağırış yeter. Geri dönüp düzeltmeler yapmayacağım bir yazı bu. Klavyeyle seviştiğim. Bütün akustik parçaları son ses karışık çaldığım bir parça bu. Şimdi bu yazıyı yayınlayıp, kombiyi açmaya gidicem. Uzun süre sıcak suyun yüzüme vurması rahatlatır diye umuyorum.
Hepimiz bir şeyler umuyoruz dimi?
Daha çok sevmek istiyorum.
Tut elini,
Tut elimi...
Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.
Sen Eşittir...
Şiirlerimiz kabul etmez şiirliklerini.
Yazanı şair değildir şiirimin.
Yazana aşık denir,
Yazılana şiir denmez...
Şairi âşıktır şiirlerimizin,
Şair aşıksa şiir yazmaz kalemi,
Sen yazar.
H. Arto Davulciyan
30Kasım2014
Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.
Gördüğüm
Elini tutmaya cesaret edemeyeceğim,
Biriki yalnız sokak ayır bana,
Evine kadar yürürüm,
belki de bir iki adım arkanda...
Yanımda ya, güvende diyeyim.
Ne biliyim,
Böyle başlardı herhalde bu şiir,
Süslü laflar ile kandırırdım kağıtları.
Çünkü;
Kapayınca gördüğüm!
Anlatamazdım gözlerini,
Dudaklarını anlatamazdım.
Ya okursan diye yazamazdım ellerini.
Kapayınca gördüğüm, gözlerimi.
Harutyun Davulciyan
29Kasım2014
03:58
Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.
Facebook'da Kendini koruma çılgınlığı!
( Selim Karataş - www.Selimkarataş.com.tr)
(UCC 1 1-308-308 1-103 ve Roma Yönetmeliği). (Facebook, sermayesi halka açık bir şirkettir. Tüm üyelerin buna benzer bir bildirimi profillerinde yayınlamaları önerilir. İsterseniz bu bildirimi kopyalayıp duvarınıza yapıştırabilirsiniz. Bu tür bir bildirimi en az bir kez yayınlamamanız halinde, fotoğraflarınız ve profil durum güncellemeleriniz de dahil olmak üzere profilinizde yer alan öğelerin kullanımına zımnen onay vermiş olursunuz.)”
Profilinizde böyle bir metin yayınlayarak yasal olarak tamamen korunup korunmadığınızı ve bu bilgiyi yayınladığınız için Facebook’un sizden uzak durup durmayacağını bilmiyoruz, ancak bu metnin bir trollük ürünü olduğuna dair elimizde kanıtlar var:
2. Bern Konvansiyonu, http://www.wipo.int/treaties/en/ip/berne/trtdocs_wo001.html
3. 5846 sayılı fikir ve sanat eserleri kanunu,http://www.mevzuat.adalet.gov.tr/html/957.html
4. http://www.law.cornell.edu/ucc/1/1-103.html
5. http://www.dailypaul.com/143119/ucc-1-308-has-this-ever-worked
6. Roma Taahhütü, http://untreaty.un.org/cod/icc/statute/romefra.htm
7. Metnin ingilizcesi ve bir başka değerlendirme:http://blogs.metro.co.uk/tech/in-response-new-facebook-guidelines-i-hereby-fall-hoax/
Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.
Ters yazdı seni bana
Ters yazdım numaranı telefona.
Kader bu ya,
Tersine geldi
O hiç yazmadı
Seni bana...
Harutyun Arto Davulciyan
Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.
Kadın Gibi Sevmek Zordur !
(Eski defterlerden olduğundan alınmaca gücenmece olmasın, belki aylar belki yıllar geçmiştir. Bende bilmiyorum.)
Şakası kalmadı artık, günler haftalar derken aylar olmuş bile...Yazmıyorum, anlatmıyorum. Yazmadığım kadar olmasa da uzun zamandır sarılmıyor kimse bana. Yada ben öyle hissediyorum.
Çok seviyorum, çok sevdim, çok da sevicem. Bir erkek gibi sevdim, bir kadın gibi sevmeye başlıyorum artık. Erkekler harbiden odundur! Çok afilli bir bilgi değil bu, saf bir odunumda oradan biliyorum. Severlerse ya duyguları ile, ya hayranlıkla yada hormonal hareket etmişlerdir. Bunun başka bir açıklaması yoktur. Bir kadın gibi sevmek zordur. Bu da öyle çok enteresan bir bilgi değil; bir kadın gibi sevemedim oradan biliyorum... Bir kadın hesap yapar, bir kadın "bekler", bir kadın kadındır neticesinde. Daha hızlı düşünür. Bu kesin bilgidir paylaşın!
Bir kadının bir odası daha vardır Zihninde! Giremedin ordan biliyorum.
Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.
Hangisi daha önemli ?
Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.
Küçük Hanım
Uyandırdım mı ?Sana bir şiir yazdım yine,
Okumak istedim.
Evet hem de bu saatte.
Çok param olsun istedim,
Hepsi benim olsun istedim.
Bir gece hava kararınca,
Boşaltmak istedim
Tüm ayakkabı kutularımı.
Rüşvet ile almak istedim
İngiliz pasaportumu.
Sonra hepsini
Hepsini yemek istedim,
Çatalcadaki yazlığımda...
Olmadı,
Bir Seni Sevdim bu kadar çok
Bir de Creme Egg'i.
O benim olmadı,
Bari Sen gel bu gece
Çay koydum,
İçeriz.
Harutyun Arto Davulciyan
Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.