Yanlış anlama ve Abartma ustasından "SEVGİ"lerle...



Yapılacak işler, gidilecek yerler, sözü verilen randevular çoğaldıkça gün içersin yolda geçirdiğim zaman ve buna paralel olarak yorgunluk seviyem de artıyor. Bu yüzden yazacak zaman bulamıyorum. Ve bu yüzden Üniversitemde “Cati” olarak adlandırılan Call Center da çalıştığımdan hiç bahsetmemiştim size... Gayet kafa dengi bir çalışma grubumuz var. Tabi bahsetmek istediğim arkadaşlar var içlerinden. Aslında en deli doluları olmakla birlikte çoğu işi de kendi omuzları üzerine alan Yekban. Benim ofis binasına ilk gelişimde bana camdan  beline kadar sallanarak el sallayışı hala gözümün önünde... Kaan’ı da unutmamak gerek tabi bağladı beni Fifa superstars adlı bir oyuna facebook'dan bütün gün ofiste bununla ilgileniyoruz... Sözde ciddi bir kurumun call center’ı :) Diğer arkadaşları da daha ayrıntılı olarak anlatıcam yavaş yavaş...
Karmen e yüzük sözü vermiştim eğer burayı okuyorsa bir sır paylaşıyorum onunla yüzüğü aslında bu gün tamamlandı cila için yolladım babamla :P  Sağ salim geri gelir de inşallah hoşuna gider...
Bizim üniversitede de konser varmış Emre Altuğ, Deniz Seki, Dolapdere B.G. ve DJ Funky C. Çok eğlenceli bir organizasyon ve “gün” olacağı kesin ama tabi arzu ettiğim kişiler ile gitme şansım olursa... Zaten üniden davetiye filan bulamadık herkes gibi satın alıcaz bizde haha =) Şuan en önemli arkadaşımın da geleceğinin kesin olmadığı ortaya çıktı.
Hatta yanlış anlama konusunda dünyanın en önde gelen şairlerinden biri olduğum da kesinleşti sanırım. Abartma konusunda üstüme olmadığını eklemeyi de unutmayayım.
Çok sevdiğiniz biri varsa ve onunla sadece zaman geçirmek bile sizi dünyanın en mutlu kişisi haline getirebiliyorsa neden hep yanlış anladığınız düşünülür. Sizin yanlış anladığınız hiç birşey yoktur aslında. Siz onu çok severken “sadece” arkadaş olmak durumundasınızdır. Ve bunu kabullenmişsinizdir. Ve eğer bunu da tüm şiirlerinizde tüm yazılarınızda açıkladığınız halde yanlış anladığınızı düşünen biri varsa buna tahammül edemiyorsunuz. Edemediğiniz gibi “O”na kızamayıp yine kendinize kızıyorsunuz...
Neyse şimdilik bu kadar yeter sanırım. Çok sıkıldı şuan canım ve bir çok hata ile yazdığımın farkındayım...
 Yanlış anlama ve Abartma ustasından "SEVGİ"lerle...
Harutyun Davulciyan
Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

Hayat kırıklığı


Büyük bir hayat kırıklığıydın sen benim için,
Hayatımı değiştiren bir masal yani.
Üstelik ne annem söylemişti ismini,
Ne de kitaplardan okudum ben seni.

Harutyun Davulciyan
Unknown Web Developer

Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

Hayat Kırıklığı


Büyük bir hayat kırıklığıydın sen benim için,
Hayatımı değiştiren bir masal yani.
Üstelik ne annem söylemişti ismini,
Ne de kitaplardan okudum ben seni.



Harutyun Davulciyan
Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

Aşk nedir ? Cevabını bilmemek hoşuna gidiyor insanın...




Uzun zaman ara verdim yazılarıma. Bunun nedeni üniversitedeki çalışmaların yanı sıra Gomidas projesinde geldiğimiz kritik durumun çok yoğun bir çalışma gerektirdiği. Fakat kendime de zamana ayırabiliyorum gördüğümüz gibi…
Dünden beri kafamı kurcalayan bir film repliği var kafamda;
-İnsanlar büyüdükçe hayalleri küçülür mü?
Çok korktum önceleri ama sanırım kanıtladım tersini… Yapmam gerekenler, randevular, bitirilmesi gereken “acele işler”, hatta düşünülmesi gereken sorunlar dahi arttığı halde, benim hayallerim küçülmüyor ben büyüdükçe!
Hayallerimi sığdırdığım bu yazılar, şiirler ve bunları paylaştığım insanlar var… Hatta hayallerimde yerlerini önceden hazır edenler veya her daim başımın üstünde yeri olanlar… Hayallerim her ne kadar zor olsa da her geçen gün adım adım yaklaşmanın heyecanı sarıyor içimi…
Üniversite şart diyordum, al işte istediğim üniversitedeyim ve istediğim bölümde. Çok önemli projelerin önemli mevkilerinde yer almaya devam ediyorum. Bilmiyorlar ama zamanı gelince şimdi yüksekten uçanlar bana seslenince onları duyamayabilirim. Oysa yanımdakiler her zaman yanımda kalacaklar. Hayallerimdeki hırslı mevkii yarışının tek bir nedeni var; Asıl hayalim olunca, kurduğumda yuvamı, ailem her zaman rahat etsin. Ve Allah izin verir çocuklarım olursa onlar her zaman hayal kurabilsin.
Bir soru daha var aklımda;
Aşk nedir? Nasıl anlar insan âşık olduğunu?
Korkuyorum bu soruyu cevaplarken kendi kendime. Çünkü bende sevdim bazen de çok sevdim daha önce. Peki, şimdi benim “o”na karşı hissettiklerim de aşk değilse. Aşk nedir?
  
Bir gün ikimizden biri anlayacak yanıldığını...
Umarım ben olmam yanılan.
Eğer bu da "Aşk" değilse,
Ben aşık olamam !

Harutyun Arto Davulciyan


 Aşkın renkleri,Senden ibaret...


                Aşk nedir? Bunun cevabı var mıdır? Varsa da hiç söylemesinler bana ben kendimi âşık sanayım da aramayayım ötesini. Ötesi can yakar…
                Ne zaman, ne durumda olursa olsun yanında olabilecek birinin varlığını bilmek dahi güzeldir dimi?  Peki seviyorum diyen, her zaman sever mi? Ne kadar kötü karşındakinin samimiyetine inanamamak… Bende inanmak isterdim. Acaba inandırabildim mi aşkıma…
                Gün gelip de o haklı çıkarsa unutursam o güzel gözlerini, bin bir nazla çıkan sözlerini ne yaparım o zaman? Nasıl olur, ne olur da gönül katlanır onsuzluğa, bilmem ama gün gelir, devran dönerse işte o zaman affedebilir miyim kendimi?
                Hayattaki tüm amacım olmuşken sen, en iyisi olup hak etmek isterken mutluluğu senin için ve hala sensizken, yüzümü güldüren “sevgin”… Yüzümü güldüren “sabrın”… Ve beklentilerin…
                Bilmek istiyorum hayattan beklentilerini. “Neden?” diye soracaksın şimdi. Çünkü “devran dönebilir “ ve ben seni unutabilirsem , “devran dönebilir” sen de beni sevebilirsin, Seni severek ve hasretle ölme ihtimali daha yakınken.
                Evet sen de beni sevebilirsin !
Madem hayallerimle baş başa bir akşam yemeğindeyim ve yine bomboş sayfalara dost olmuş kelimeler. O zaman düşler benim, düşünürüm yeter…
İşte o zaman için hazırlanayım biraz da. Senin için en mükemmel olayım “bırak da”.
                Çok fazla geliyor kelimeler bu gece üzerime daha fazla sevda da boğulmamak için bitirmeliyim bu yazımı.
Bir şiirimle veda etmek istiyorum yine;
               

Sensizlik koyuyor bana
Sensizliği öğrenmek,
Sessizlikte Duymak adını,
Kokunu her içime çekişimde
Bir kez daha inatla
Kavga etmek kendimle,
Koyuyor...

Acısını çekiyorum
Bu sevdanın,
Çünkü
Seviyorum seni
Şüphe yok
Ama adını koyamıyorum
Özlerken seni heyecanla,
Hoşlanıyordum.
Rüyalarımdayken sen,
Seviyorum derdim Seni
Her gece ağlarken senin için,
Kara sevda.
Ya Simdi?

Rüyalarımda bile özlerken seni
Resmini elime alıp saatlerce bakıp da
Gözyaşlarımı içime akıtırken
Neyim ben?


Harutyun Arto Davulciyan

Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

Ben Aşık Olamam.


Bir gün ikimizden biri anlayacak yanıldığını...
Umarım ben olmam yanılan.
Eğer bu da "Aşk" değilse,
Ben aşık olamam !
 
Harutyun Arto Davulciyan
Unknown Web Developer

Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

karşılıksız sevmek?


Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

çok seviyosun ama gitmek istiyo.. napardın ..?


Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

Her güzel şeyin bir sonu var mıdır?


Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

Artocuuuum.. beni follow et:D


Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

Çınar


Dev bir ağaç devriliyor şimdi yüreğimde,
Koca bir çınar.
O koca çınar ki;
Çocukluğumu bindirdiğim salıncağım kaldı üstünde,
Renksiz bir rüzgârın peşi sıra koşan, umutlarım.
Ve sadece hayallerimde inandıklarım
Devrilirken onunla birlikte,
Güldüklerim, ağladıklarım,
Cesaretim bile kalmadı yanımda,
Kaldı ki unutulur mu?
Yapayalnız yatağımda, sana sarılmalarım?
 
    Sözleri unutulmuş bir şarkıyım şimdi.
      Ağzımda hala o melodi
        Ama biliyorum unutacaksın
          Seni nasıl da çok sevdiğimi...
             
              Tek tesellim senden habersiz izleyişim gözlerini.
                Tek tesellim bu yolun acı çekerken hiç bitmeyişi.
                   
                     
                      Harutyun Arto Davulciyan
                        21Mayıs2010
                          18.00 
                          Unknown Web Developer

                          Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

                          15 Eylül Çarşamba (Biraz "SALT" bir gündü !)


                                      Günü erkenden başlattım, gözlerimi açar açmaz bilgisayarımı da açtım, kahvaltı sonrası bazı fotoğrafları tekrar düzenleyip hem facebook hesabımda hem de burada paylaştım. Daha sonra evde yalnız kalmamı fırsat bilip Angelina Julie 'nin yeni filmi SALT ' ı izledim. Mükemmeldi.


                          Angelina J. mükemmel bir oyuncu olduğunu kanıtlamış


                                    Gün bitiyor, o da gidiyor, ve artık biraz korkuyorum, çünkü o artık burayı biliyor... Neyse bu çok da kötü bir şey olmasa gerek, sonuçta biliyor onunla ilgili düşündüğüm her şeyi ve yalan dolan da yok sizinle aramda.
                                    Öğleden sonra Rafi arkadaşım geldi. Uzun süredir görüşmüyorduk, baya özlemişim. Birde hafta sonu K. Kıbrıs'a gidiyor. O da artık "Kıprıs" lı olacak... :) Dışarıda biraz zaman geçirdik ve kendimi saat 23:00 civarında eve attım...
                                   Ve şu ana dek msn, twitter, formspring, facebook derkennnn baktım geç oluyor uykum geldi, hafif de içim kıyıldı şu bloğumu yazayım da tatlı tatlı hayallere dalayım dedim , gözlerimi kapatıp.  :)


                          Hadi kendinize çok özenle bakın :P

                          Son satırlar özel olmalı unutmuşum hemen ekliyorum...

                          Hayat senin saçlarının bir teline bağlı olsa gerek.
                          Yoksa nasıl bu kadar değerli olurdu nefes almak ?
                           

                           

                          Harutyun Davulciyan

                          Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

                          Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

                          Bir umut işte Senin için...


                          Bir çok kişi nasihat eder bunu sana,
                          Başkaları için yaşama!

                          Kimse için ,ama kimse için yaşanılmaz bu hayatta!
                          Kendin için bile yaşamıyorken aslında.

                          Hala nefes alıyorsam.
                          Ve hala gün doğuyorsa birbiri ardına
                          Bir umut işte...
                          Senin için.

                          Harutyun Davulciyan

                          Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

                          Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

                          Bir Umut...


                          Bir çok kişi nasihat eder bunu sana,
                          Başkaları için yaşama!

                          Kimse için ,ama kimse için yaşanılmaz bu hayatta!
                          Kendin için bile yaşamıyorken aslında.
                          Hala nefes alıyorsam.
                          Ve hala gün doğuyorsa birbiri ardına
                          Bir umut işte...
                          Senin için.

                          Harutyun Davulciyan
                          Unknown Web Developer

                          Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

                          Yazacak çok şey varmış


                                      Merhabalar,

                                     Sanki içime doğmuş gibi söyledim dün "yarın yazacak çok şey olacak gibi" diye. Sabah gayet geç kalktım ve tamda sevdiğim gibi kahvaltı masam hazır, ekmek kokusu burnuma geliyordu. Uzun zamandır ertelediğim tatil fotoğraflarını düzenledim. Gerçi size önceden eklemiştim ama yeni düzenlemeler yaptım ve bir tanesi çok hoşuma gitti sizinle de paylaşmak isterim.
                          Nora çekmişti... Ufak bir Coller Correction ile bu hale geldi...

                                         Öğlen olunca Bahçeşehir Üniversitesine oryantasyona gittim. Ali Atıf Bir hocamızı yakından tanımak ve konuşmasını dinlemek çok büyük zevkti. Daha sonra küçük kuzenlerimi görmek üzere kurtuluşa doğru yol aldım. Çok tatlılardı, biraz zayıflamışlar. Yazdı tabi yaşları da küçük harekettendir normaldir bir de az yiyorlar çektiriyorlar annelerine. Hastalık da atlatınca tam minnoş olmuşlar ...  :)


                                        Saat yedi buçuk gibi doğru taksime. Küçük bir çalışma vardı kafamda "O"na verecektim. Daha doğrusu bir arkadaşın yardımı ile çantasına koymayı planlıyordum. Ama olmadı daha mükemmel olmalıydı. Neyse planı yapmıştım ama yarına kalmıştı artık. Neyse, dedim. Yarın veririm. Prova sırasında öğrendim ki son provaymış bu gün. Cumartesi de yola çıkıyoruz. Sevan abi bilmediğinden bir iki espri yaptı "O" yanındayken bana, onunla ilgili. Çok komik bir durum da oluştu. Üstelik bana "Böyle güzel bir kıza bir şiir yazsana, ne biçim şairsin sen" dedi. :)

                                      Şair filan değilim ama, kör de değilim böyle bir güzellik zaten ondan başkasında yok, hayatımın anlamı...
                                     Yine akşam akşam yola çıktığımdan beri ona adadığım tüm parçaları dinliyorum. Anlayacağınız çok doluyum yine. Hani ilham denilen duygu yoğunluğu üstümde. Bir iki bir şey karalıyım da altına ekliyeyim dedim bu yazının...


                                  


                          Bir uçurtmam var benim,
                          Rüzgara küsmüş.
                          Onsuz olmaz dedim,
                          Onsuz olmaz dedi.
                          Savurur beni dedi,
                          Savursun dedim.
                          Korkutur beni dedi,
                          Korkutsun dedim.
                          Herkes gider bir onla kalırım dedi.
                          Bir o kalsın dedim.
                          Onsuz yaşayamam, ama onla da olmuyor dedi.
                          Anladım ki aşık değil benim gibi.

                          Ben bir o olsun isterim,
                          Hüznüm de sevincim de o olsun.
                          Derdim olsun isterim. 
                          Öleceksem, ecelim olsun.


                          Harutyun Davulciyan
                          Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

                          Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

                          Sürprizler !








                          Pek bir vaktim olmadığından bu gün sizlere hazırladığım PAİNT çalışmasını sunmaktan onur duyarım... Sanırım yarın anlatacak çok şey olacak görüşmek üzere...
                          Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

                          Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

                          Iki Günüm ne de Renkli !


                          İki günüm ne de renkli geçti...

                          Sabah erkenden uyandım kahvaltı sonrası hemen taksi çağırdık ve Madlen tantiğim ,mamam ve babam ile birlikte doğru kabataş vapur iskelesine, Kınalı'da EJDERYAN ve AĞDERE ailesi Heybeli'de TARAKÇI son durağımız Büyük Ada'da ise ULİK ailesi bize katıldı ve Fayton ile tepeye daha sonra yürüyerek Aya Yorgi kilisesine çıktık.

                          Tepede Çekirdek Aile (:

                          Tabi dilekler dilendi, adaklar adandı !

                          Belgesel çekmeye de yeltendim ama olmadı  xD

                          Daha sonra orada ki restoran çok dolu olduğundan "Mavi" adlı restorana doğru yürüyerek yola koyulduk. Pek de bir güeldi...

                          Aile büyükleri (:






                          Tekrar faytonlar ile aşağı indik ve sokak çalgıcılarını dinlerken dondurmalarımızı yedik =)

                          Gece tekrar Klodin tantiklerde Poker masası kuruldu zorunlu olarak dağıtıcı olsam da 1-2 saat sonra kaçtım kurtardım kendimi.

                          Atari de PS3 yaptık "ödetmesine" Burak Elvan kardeşim çok büyük heyecanla teklif etmişti... Hesabı ödedi sağ olsun ! :D

                          Alen, Burak, Masis, Arno, Norayr önce LOTR daha sonra CS oynadık... Gecenin ilerleyen saatlerinde eve döndüm ve poker masası hala kuruluydu... Neyse yattık büyüdük :D


                          2. gün


                          Sabah uyandığımda kahvaltı masası hazır çaylarımız koyuluyordu ki en sevdiğim şeydir... =)
                          Daha sonra hazırlanıp motor iskelesine gittik daha motor beklerken güneşlenen biri vardı aramızda :D







                          Motorda ise bir güzel takıldı objektiflerimize..








                          Bu güzellik kimden geliyormuş sonradan öğrendik ;
















                          Veee Burgaz adaya geldik. Daha sonra yürüyerek kalpazan kayaya çıktık ve inanılmaz bir manzara ve deniz bizi bekliyordu . Bir o kadar da soğuk olan denize girmeyi başardık... Baya bir eğlendik, tabi bazılarımız biraz daha fazla eğlendiler... 


                          Çocuklar gibi eğlenen Sy. Karmen Davulciyan :)



                          Daha sonra Kalpazankaya Restoranda zarzor reserve edilmiş süpper manzaralı masamızda gerçekten uzun zamandır tatmadığımız lezzetteki mezelerimizi ve yemeğimizi yedikten sonra birçok reklam ajansından teklif almak üzere Hayko daydayıma olurda bir gün Facebook hesabı açmak gibi bir hata yapar ve kendini o dünyanın içinde bulursa, bir de profil resmi aramasın diye iyi bir çalışma yaptım işte budur ;




                          Neyse hepsi geldi geçti %190 doluluktaki bir vapurla kabataşa ordan da evimize geldik ben yaklaşık 1-25 saattir film seyret maç seyret derken şu yazıyı sürekli yarım bıraktım... Ama sonunda sonuna geldim galiba. Sadece Gezdim Gördüm yazısı yapmak istedim.... Affedin yarın coştururum artık zaten kayıt alıcam yarın yeni parçayı da yayınlarım...

                          Burdan Noraya sesleniyorum ;
                          Yol ortasından yürüdüm ben, bana göre değil kaldırım.
                          İçimdeki ölü çocukları, kürtajla aldırın ! xD  xD  xD  FreeStyle ! :D  Puan=9   !

                          Neyse Bu gün cuma o yüzden hiç bir mevzuya girmiycem zaten saat olmuş 00:38 Zoi açılmıştır. Millet kopuyodur. Nitekim nevizadede eğlenen insanlar, Ortaköyde boğaz kokusu ve kısılan müziğin tadını çıkartanlar.... ben ise burada bu bloğu hazırlıyorum PEH !


                          NOT: Prens adalarının EN KÜÇÜĞÜNDE 48 SAATTE HIC MI KARSILASILMAZ YAA !!! :(

                          Hadi görüşmek üzere! Sağlıcakla kalın ...
                          Harutyun Davulciyan
                          Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

                          Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

                          Yeni Parçanın Sözleri !!!


                          Arkadaşlar sanırım 1-2 gün tatil nedeni ile karşınızda olamıyıcam şimdiden söyliyeyim bu gün Büyük Ada yarın da Sedef Adasındayım. Akşamları da kınalı da karşılaşmak mümkündür...

                          Madem sizlerden uzak kalıcam bende yeni parçanın sözlerinin bir kısmını paylaşayım dedim... Umarım beğenirsiniz...

                          ****2X*******
                          Hala senin için üzüldüğüme üzülüyorum
                          Hala gözyaşlarımı kağıda akıtıyorum
                          Senin için öylesine biri olmak zor ama
                          Ben her gece uykusuz seni düşlüyorum hala
                          ****2X*******



                          Senin için atar bu can ve canda dert değil aşk var
                          Sözlerimde mecaz arayanlara birçok taş var
                          Bir hikayenin sonunu yazmak gibi seni unutmak
                          Ama aslında en unutamadığım bu sonu yazmak

                          Sonu olmaz demiştim şimdi olsun istiyorum
                          Senle veya Sensiz olmak ikisi de derdim olur
                          Seni aşka benzettim her gece düşlüyorum
                          Ama seni seven adam sensizlikte üşüyodur.

                          Kış bahçemi sardı güneş geldi işte yalancı bahar
                          Bu saatten sonra bana sade acıyan gözler bakar
                          Korkmuyorum zaten kalmadı elimde çiçeklerim
                          Solmuş dallarım benim gözyaşımla çiçek verir...

                          Aynalar da yabancı beni bana göstermiyor
                          Sanki yalancı karşımdaki seni artık sevmiyor
                          Abartıyordum zaten seni ben hiç sevmemiştim
                          Yazdıklarım şiirlerim sana bunu mu gösteriyor...



                          Harutyun Davulciyan
                          Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

                          Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

                          Yorucu bir gün, bir o kadar da güzel !


                          Sabah geç kalktım, biraz tembellik yaptım. Telefonum bozuktu baktım bir mesaj gelmiş yavaşça elime aldım kapanmasın diye. İsmi gördüm ve kapandı! Ama öyle bir isim gördüm ki cüzdanı ve bisikletin anahtarını kaptığım gibi telefoncuya! 10 dk içinde eski telefonu kullanacak seviyeye getirttim. Hemen cevap yazdım. Sonra bir daha cevap gelmedi tabi. Ama hata bende "abartıyorum" :D

                          Hazırlıklarımı tamamladım ve yine yalnız çıktım kurtuluş yollarına. Ari Ohanoğlu aklıma girdi bir iddaa kuponu yapalım dedik. Devam ediyor maçlar hayırlısı (:

                          Prova başladı herkes formundaydı ben kendi oyunumdan çok "o"nu izliyordum yine tabi. Bir ara karşısına oturdum kimse kalmadı, ikimizin de oynamadığı bir oyun vardı. Bir şeyler söylemek konuşmak istedim, yapamadım yine olmadı işte konuşamadım gözlerine bakarken.

                          Birçok arkadaş küçük sakatlıklar geçirdi. O yönden biraz tatsız bir gündü ve Ararat abiye yaptığımız saygısızlık da cabası... Özür dilemeliydik durumun ciddiyetini kavrayamadık maalesef...

                          Yinede olaydan uzak olmamıza rağmen büyüklüğünü gösterip arkadaşım Murat ile beni eve bıraktı hatta boğazda kahve ısmarladı ve biraz dertleştik. Tabi bu bize ders gibiydi, henüz çok genç olduğumu ve hatalara aç olduğumu tekrar hissettim bu gece...

                          Şimdi yatmaya ve 2 günlük ada macerama hazırlanıyorum. Bir yandan da aşkın büyülü tadı ve güzel gözlerinin hayali var aklımda... Şiirler şarkılar yazasım var ama tutuyorum kendimi harap etmemek için... Bir iki satır ile veda ediyorum bu gece sizlere...

                          Bakamam gözlerine,
                          Canımı yakar.
                          Tutamam ellerini,
                          İçimi yakar.
                          Bu can sensiz,
                          Neye yarar?
                          Al senin olsun yüreğim,
                          Sensizken bana zarar...


                          İyi geceler... Sağlıcakla...

                          Harutyun Davulciyan
                          Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

                          Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

                          İlk defa provaya doyamadım...


                          Sabah uyandım ve beni işe göndermek isteyen aile bireyleri ile savaşmaya başladım...
                          Tehdit ise "sana para yok" du.
                          Yılmadım! Gitmedim !

                          Bütün gün evde pinekledim yinede yeni parçam üzerinde bir türlü çalışmaya başlayamadım...

                          Bir şekilde kurtuluşa gittim prova oradaydı bu gün... Ama ne prova. Kendimi beğendim açıkçası bu gün. Biraz daha duruşlara dikkat etmem lazım. Ama sahneden seyirciyi gülümsetebiliyorum sanırım artık. En azından göz göze gelebilirim...

                          Bir ara dayanamadım arkadaşım Selen ile birlikte kızların oyunlarını (Hoviv) seyredeyim dedim... Demez olaydım. Aman kardeşim keşke hep dans etseler de hep islesek... Yani etse de izlesek:P Bir de üstüne 2 kere almasınlar mı ? Keyfime diyecek yoktu hani...

                          Hoviv adlı oyunumuzda (Çobanlar) küçük bir figürüm var ki benim için çok önemli... Sanırım artık oturttum. Ayrıca Sasun adlı oyunda da yerim kesinleşti çok rahatım... Bu kadar danstan bahsetmişken ayın 18inde uçuyoruz. Seni de Ah Tamar’a bekleriz.

                          Prova sonra Ari O. kardeşimin çok büyük kıyağı oldu bize. Önce köpeği Pafi'yi aldık. (köpeklerden de çekinirim biraz... =) )Daha sonra bizi arabası ile Bakırköye bıraktı ki güzel bir jestti. Lerna Pafi ile arabadan indi ve severek kendi köpeği Panço'ya gösterdi (Golden). Fakat Panço durumu biraz kıskandı ve sokağa ablası Maral ile inmesine rağmen ikisi birbirine girdi.

                          Buraya kadar gün süper geçti. Ama gittim geldim bombayı patlattım gene. Dayanamadım "O"na mesaj attım, napayım dayanamadım, zaten iki mesajdan sonra cevap atmaz kolay kolay ki öyle de oldu mesaj hakkı bitti diyorum ben ona: D. Neyse yorgundur herhalde...

                          Bu günün yazısını da dolmuşta not aldığım satırlar ile sonlandırmak istiyorum.

                          Ne mutlu bana ki çektiğim en büyük acı kalpte.
                          Ne mutlu bana ki en büyük derdim sensin.
                          Ne mutlu bana ki rüyalarımda sen de beni sevebilirsin.
                          Ne mutlu bana ki seni sevebilecek kadar büyük ve güçlü bir yüreğe sahibim!
                          Ve hala sağlıklı yaşıyorum.
                          Seni kaybetmekten çok,
                          Seni sevememekten korkuyorum!



                          Harutyun Davulciyan
                          Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

                          Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

                          Sizi De Heyecanlandırmıyor mu ?


                          Artık Söylemek istediklerimi gecenin yarısını beklemek zorunda olmadan yazabileceğim bir blogum olduğunun farkına vardım ! Yuppi ! :D

                          FormSpring.me adlı site gerçekten heyecanlandıyor beni... Başlarda çok eğleniyordum ; İsimsiz sorular , kaçamak cevaplar.... İşin rengi değişti şimdi... ne soru geliyo ne alanlar seviniyor. Millet birbirine kinini dökmeye başladı...

                          O kadar akıllı, yürekli, ve hakaret ettiğiniz kişiden üstünseniz çıkın adam gibi karşısına yahu... Acizliğini bu kadar belli etmeyin !

                          Bir de bu gibi yazılar gelince yayınlayanlara kızıyorum... En çok da şunları...

                          İsim vermiyim bir kız arkadaşımıza gelen soru ve cevap aşşağıdadır...

                          Soru: Yatakta en sevdiğin pozisyon nedir? Benimle denemek istermisin ?
                          Cevap: YeappppPPPP !!! neden olmasın???? Kardeşimm sapıkk mısın nesin yaa git başkalarına sor boyle soruları herkezler okuyor burayı ya ne cok serefsiz insan var yaa

                          Ağzın ayrı, fikrin ayrı oynuyo ! Cümlenin başı ne, sonu ne? Hepsini geçtim bu hangi dil ? Bunu da geçtim madem istemiyorsun niye YAYINLIYORSUN !!!

                          Neyse yine de FormSpringde gelen her 5 soruda 1'i heyecanlandırıyor beni... Düzgün sorular da geliyor eğleniyoruz...

                          İyi FORM lar ! :D
                          Unutmadan : http://www.formspring.me/artolive
                          Sağlıcakla....


                          Harutyun Davulciyan
                          Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

                          Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

                          Gece gece geldi birden içimden...



                          Bir gün yıldızlara bakarken uzanmış,
                          Ve yine ufak hikayeler uydururken
                          Onlar ile ilgili sana.
                          Saçlarının kokusundan sarhoş olmak isterdim.
                          Rüyalarda sensiz olmak.
                          Uyanınca sen kollarımda,
                          Tekrar tekrar aşık olmak
                          Hani şu anın tam tersi.
                          Sensiz ama seninle olmak.
                          Veya seninleyken sensiz olmak işte...


                          Harutyun Arto Davulciyan
                          Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

                          Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

                          BAU Sinema - Televizyon Öğrencisiyim... !


                          Bu güne daha uygun bir başlık bulunamazdı herhalde ;

                          Resmen Bahçeşehir Üniversitesi İletişim Fakültesi Sinema - Televizyon Öğrencisiyim... !

                          Erkenden uyandırıldım...
                          Kahvaltımı yapar yapmaz duş aldım ve kasayı yeni gelen 1 TB lik hard discimin takılması için bilgisayarcıya bıraktım. Bende hallederdim ama uğraşmak istemedim açıkçası... Ercan abim ile sohbet etmek onu kızdırmak çok farklı bir keyif... =)

                          Üniversiteye girer girmez son sınıftan bir kaç öğrencinin beni tanıması ve adımla hitap etmeleri beni onurlandırırken, annemi pek bir havaya sokmuştu artık...
                          Ödemeyi yaparken kraliçe gibi davranılan mali işlerden çıktık kayıt için ana binaya geçtiğimizde ise velilerin hiç bir önemi yoktu artık. Herkes onlar yokmuş gibi davranırken çok eğleniyordum açıkçası. Teferruatlı işleri bitirdik ve kimlik kartımı dahi aldım!

                          Canımı sıkan bir olay vardı tabi;
                          Seviye belirleme (İngilizce) ve hazırlık geçme sınavı. Bu sınav gözümü korkutuyor açıkcası bayramda biraz çalışıcam. Yapacak birşey yok. Ama umarım ben kendimi bayrama empoze etmişken ailemden erkenden çalış baskısı yaratılmaz ve isteğimi boğazımda bırakmazlar!

                          Saat 01.11 yani yaklaşık 19 saat sonra provam var iyice dinlenmeliyim ama nedense bunu gece değil gün içersinde pinekleyerek yapmak ve kendimi suyun içersinde büzüştürerek güzelleştiğimi sanmak istiyorum!

                          Ayrıca "O"nu görecek olmak da çok mutlu ediyor beni. Özlüyorum bir mesaj dahi atmıyorum artık rahatsız veya meşgul etmek de istemiyorum. Kendimi daha fazla küçük düşürmek de. Ama ne kadar daha dayanabilirim bu duruma bilmiyorum. Umarım ondan mesaj veya bir tepki beklediğim için kendimi çektiğimi filan düşünmüyordur...

                          Neyse, gel gelelim bu günü de kazasız belasız atlattım. Oyun oynuyorum hafiften ve bir andan da günlüğümü yazıyorum. Resmi olarak "0" gözükse de takipçilerim oluşmuşumudur acaba merak ediyorum :)

                          Acaba onaylamadıklarım okumasa mı? :P
                          O zaman da sizin için heyecanı kalmaz dimi...

                          İyi geceler demeden önce bu gün öğrendiğim pek bir gereksiz bilgiyi paylaşayım...
                          Bir yere asılırken (kollarınız ile vücudunuzu yer çekiminin tersi yönüne çekmek) kollarınızı kalp seviyenizden yukarı çıkartmayın... Böylece kan basıncı artmaz ve yorulma ve kasılmalardan kaçmış olursunuz :P

                          Hadi sağlıcakla kalın...

                          İyi geceler...
                          Harutyun Davulciyan
                          Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

                          Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

                          Pazar günüm


                          Günlüğümüze başlıyoruz… Genellikle ilk sayfada isim takılır ama maalesef en fazla “siz” diyebilirim bu günlükte.
                          Neyse iyi akşamlar… Hatta İyi geceler…

                          Pazar günü provalarının çok ayrı bir tadı olur herkes ayrı bir süslenir püslenir gelir ama benim için gün pek öyle başlamadı. Sabah uyandığımda elim bilgisayarıma gitti fakat ZATEN bir gün öncesinden hard diskim de çıkan sorun yüzünden yarın gelecek olan 1TB lik “internal sata disc” i beklemek zorunda olduğum aklıma geldi. Üstüne telefonumun ekranının tamamen bozulması tuz biber oldu. Neyse Pazar günü ya saat 11 de anca kalktık neyse ki babaannem masayı hazırlamıştı bile hemen Lerna’ya (*Maral provasına beraber gittiğim arkadaşım. *www.maraldans.org) hattımı eski telefona takıp mesaj attım. Kahvaltı, duş, çanta hazırlamak derken salona dönüp telefonuma baktığımda Lerna’dan üç mesaj geldiğini ve geç bile kaldığımı fark ettim… Ve “Amaaan giyin bir gömlek çık.” Keşke camdan bir dışarı baksaydım!
                          Biraz sinirliydi. Ama ben beklemeye daha tahammül edemeyen biri olarak anlıyordum onu. Kendisi de çok inişleri çıkışları olan bir arkadaşım. Kendisini çok sevmeme rağmen henüz tam olarak çözemedim. (:
                          Umarım bu bloğun ziyaretçilerinden biri o olmaz… :P
                          Yağmur ve sahilden vuran kuru soğuk vardı son baharın ilk günlerinde. Biraz üşüdüm. Dolmuş ile taksime geldik. Ve artık sağanak yağmur ile tanışma zamanı gelmişti.
                          Çok garip ama “5 Lira 5Liraaa !” diye bağıran şemsiyeci beni görünce, “3 olduuuu koşşş!” diye bağırdı. Önce bana Avea reklamındaki fasulye muamelesi yapıldığını zannettim. Ama sonra adam kıvırmaya çalışınca anladım bu yağmurda bile işler kesat. Neyse biz 3 lira verdik…
                          Prova salonuna geldik… Provamız başladı. Günün sürprizi! Kanal Türk’ten muhabir ve kameraman yollamışlardı. Röportajlar çekimler vsr… Millet nedense çekinir, korkar, kaçar. Nedense benim kameranın önüne de arkasına da ayrı bir sevdam var.
                          Tabi ayrı bir kasıldım kameralar önünde. En iyi oyununu oynamak lazım dimi. Herkes sana bakmalı! Aman boş ver bura itiraf alanım.
                          Daha sonra biraz rahatladım. Zaman bulunca “O’nu” izledim biraz… Sevdiğimi…
                          Uzun süredir nerdeyse her gün beraberdik okulda, provalarda. Ama yinede insan izlemeye doyamıyor nedense… Danstan, müzikten ayrı bir büyüsü var sanki. Sanki tüm bunlar onun için hazırlanmış…
                          Bildiğini sanırdım bilmezmiş sevdamı… Bundan bir, iki ay önce söyledim, sevindi. Ama olmaz dedi. İkimiz, “biz” olamayız…
                          Neyse uzaklaşmak lazım bu büyülü dünyamdan yoksa uzar gider bu yazı ve ben ilk günden böyle yaparsam sonraları hiç yazamam…

                          Dönüş yolunda otobüsü tercih ettik. Osmanbey de bir de baktık ki Aren D. Arkadaşımız da otobüse bindi. Yenikapı da iner trene veya sahil otobüsüne bineriz dedik. İner inmez;
                          -Eyvah! Cüzdanı unuttum! Dedim…
                          Saçma sapan bir hareketle çantamı Lerna’ya verip koşmaya başladım otobüsün arkasından…
                          Neyse ki 500mt ilerde son durak varmış beraberce gittik, bulduk, aldık.
                          Akşam ise babaannemin gözlüğünü buldum ve evin yıldızı oldum bir anda. Ta ki gece saat ikide bu bloğu açmaya karar verene kadar şimdi herkes içerden “YAAaaat Artoooo!” Bağırmakta…
                          İyi geceler olsun! Tatlı rüyalar…
                          Harutyun Arto Davulciyan
                          Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

                          Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.

                          Açılışımız var bekleriz !



                          Biliyorum çok geç oldu ama tam da 06.09.2010 ve Saatlerimiz de 02.02’yi gösterirken açılışımızı yaptık. Duş alırken "Eskiden günlük tutardım ne işe yarardı ki?" sorusuna cevap buldum...

                          -Bir işe yaramazdı elbet!
                          Ama şimdi ne zaman açsam bir iki sayfasını ve okumaya başlasam "beyaz güvercinimin" (ilk günlüğümün adı), yüzümde ufaktan gülümsemeler peyda olur... Demek ki! Dedim. Hoş veya kötü, anılar insanları mutlu edebiliyor. Ve eğer siz bu günlüğü yani bloğu takip edecekseniz ve benimle ortak harcadığınız zamanlar veya bir payda varsa birleştiğimiz. Sizi de gülümsetecek.

                          Açılışımıza katılmış bulunmaktasınız. Hoşgeldiniz !
                          Ne o, bir kokteyl veya özel davetliler mi beklemiştiniz?

                          En özel davetlimiz sizsiniz... :)
                          Hayırlı uğurlu olsun hepimize...
                          Bu arada yakında www.djartolive.com adresinden de bu bloğa ulaşabiliceksiniz ...
                          Ayrıca : 
                          Veeeee : mail@djartolive.com
                          Yine Bekleriz !
                          Harutyun Arto Davulciyan Web Developer

                          Morbi aliquam fringilla nisl. Pellentesque eleifend condimentum tellus, vel vulputate tortor malesuada sit amet. Aliquam vel vestibulum metus. Aenean ut mi aucto.